Bir İçgüdüyle Başladı Her Şey...
Üniversitede okurken İngilizce aslından okuduğum Kendine Ait Bir Oda kitabını, bu defa bir içgüdüyle yeniden okumaya başladım. Kitap rafları arasında gezinirken yıllar önce İngilizcesinden okuduğum hikayeyi bu kez nedense Türkçesinden okumak için içimden bir şeyler dürttü. Üstelik bu seneki okuma listemde bile yoktu bu kitap, diyorum ya tamamen bir içgüdü...
Fikir Sanat Eserleri kanunnamesi kapsamında yazarının ölümünün üzerinden 70 yıl geçtikten sonra telif hakkı sona eriyor, böylelikle yayın evleri telif ücreti ödemeden baskı hakkına sahip oluyor. 1941 yılında intihar ederek hayatına son veren Woolf'un kitapları da bu kapsamda birçok farklı yayınevinden basılı olarak satışta bulunuyor. (bkz. D&R) Tüm yayınevlerinden çıkan baskılarını kim çevirmiş, çevirenin özgeçmişi nedir, daha önce neleri çevirmiş gibi detaylara bakıp ince eleyip sık dokuduktan sonra Kırmızı Kedi yayınlarından İlknur Özdemir çevirisinde karar kaldım ve okumaya başladım.
Bu süreçte İthaki Yayınları'ndan basılan edisyonda yer alan çirkin biyografi olayı patlak verdi. Bense tam da Judith Shakespeare sayfalarını okuyordum, Twitter'da o çirkin fotoğrafı gördüğümde. Paranoyak demişler, insafsızca alay etmişler yıllarını yazmaya veren, erkek egemen dünyaya yazarak karşı koymaya çalışan bir kadınla. Ölümünden (intiharından) 75 sene geçmiş ama hala yazdıkları anlaşılamamış, hala aynı düzende kadını aşağılamaya çalışan erkek egemen sistemde bir kadın Virginia Woolf...
Fazla entelektüel editör takımının ve yayınevinin özrü kabahatinden büyük bir yazı yayınladılar. Ama bu kimseye yetmedi, en güzel cevabı da yeryüzü kadınları oluşumu verdi. (bkz. olaylar şöyle gerekçekleşti.) Kapılarına gidip Virginia Uyandı! yazdı. Evet içimizdeki Virginia uyandı ve artık erkeklerin sözde entelektüelliklerine, üstten bakan tavırlarına sessiz kalmayacağız! Virginia'nın dediği gibi: "Dünya kadına, erkeklere dediği gibi 'istersen yaz, umurumda değil.' demiyor. Dünya kadına kaba kaba gülerek, 'Yazmak mı?' diyor. 'Yazman ne işe yarıyor?'" İşte biz de şimdi o dünyaya o düzene diyoruz ki yazarak bu düzeni yıkacağız! Daha çok okuyacak, daha çok yazacağız. İnsanlık medeniyetinin en ilkel çağlarını yaşadığımız bu düzene bu şekilde başkaldıracağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder